Cumhuriyetin çocuklarından teknoloji liderlerine ilham veren hikayeler
  1. Anasayfa
  2. Haberler

Cumhuriyetin çocuklarından teknoloji liderlerine ilham veren hikayeler

0

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yaklaşırken Türkiye’nin teknoloji yolculuğunda iz bırakan isimleri anmak ve onların hikayelerinden ilham almak istedik. Cumhuriyetin ilanından bu yana geçen yüzyıla yakın sürede bilim ve teknoloji alanında önemli başarılara imza atan Türk isimler bugünün çocuklarına ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Bu özel günde teknoloji dünyasında iz bırakan Türk mucitlerin, bilim insanlarının ve girişimcilerin hikayelerini sizlerle paylaşıyoruz.

Matematik dehası Ord. Prof. Dr. Cahit Arf

1910 yılında Selanik’te doğan ve henüz Cumhuriyet kurulmadan önce çocukluğunu yaşayan Cahit Arf, Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli matematikçilerden biri olarak kabul ediliyor. “Arf Değişmezi”, “Arf Halkaları” ve “Hasse-Arf Teoremi” gibi uluslararası matematiksel kavramlara adını veren Arf, uzun yıllar TÜBİTAK’ın başkanlığını yaptı.

01 850x534 1

Cahit Arf’ın en bilinen başarısı, 1941 yılında geliştirdiği ve kendi adıyla anılan “Arf Değişmezi” oldu. Bu matematiksel kavram, cebirsel topoloji ve cebirsel geometri alanlarında çok önemli bir yere sahip. Öyle ki bu buluş, bir dönem Türk banknotlarında yer alacak kadar ulusal gurur kaynağı haline geldi. 7. emisyon 10 liralık banknotun arka yüzünde Arf’ın bu formülü basılıydı.

Veri güvenliğinden içerik erişimine dijital çağda çocuk hakları Sizlerle günümüz dünyasında gittikçe önem kazanan bir konuyu paylaşmak istiyoruz: dijital ortamlarda çocuk hakları.

Cahit Arf, Göttingen Üniversitesi’ndeki çalışmalarının ardından Türkiye’ye dönerek İstanbul Üniversitesi ve ODTÜ’de görev yaptı. Sadece kendi araştırmalarıyla değil, yetiştirdiği öğrencilerle de Türkiye’de güçlü bir matematik altyapısı oluşmasına katkıda bulundu. Bugün kullandığımız birçok teknolojik ürünün matematiksel altyapısında, Arf’ın çalışmalarının doğrudan veya dolaylı etkisi bulunuyor.

Mikronöroşirürjinin babası Prof. Dr. Gazi Yaşargil

9934

1925 yılında doğan ve Cumhuriyet’in ilk çocuklarından biri olan Gazi Yaşargil, modern nöroşirürjinin öncülerinden biri olarak kabul ediliyor. Yaşargil’in geliştirdiği mikrocerrahi teknikleri ve aletleri, beyin cerrahisinde bir devrim yarattı ve milyonlarca hastanın hayatını kurtardı.

Yaşargil, özellikle beyin cerrahisinde kullanılan mikroskopik teknikler ve aletlerin geliştirilmesine öncülük etti. Örneğin, “Yaşargil Klipsi” olarak bilinen ve beyin anevrizmaları tedavisinde kullanılan alet, dünya çapında standart haline geldi. Ayrıca geliştirdiği mikrocerrahi teknikleri, daha önce ameliyat edilemez kabul edilen beyin hastalıklarının tedavisini mümkün kıldı.

1999 yılında Journal of Neurosurgery tarafından “Yüzyılın Nöroşirürjiyeni” seçilen Yaşargil, tıp teknolojisinin gelişimine yaptığı katkılarla sadece bir doktor değil, aynı zamanda bir mucit ve teknoloji öncüsü olarak anılıyor. Geliştirdiği cerrahi mikroskop sistemleri ve aletler, tıbbi teknoloji alanında çığır açtı.

Parçacık fiziği ve uzay teknolojilerinde öncü Prof. Dr. Bilge Demirköz

1980 yılında İstanbul’da doğan Bilge Demirköz, ODTÜ Fizik Bölümü’nde profesör ve aynı zamanda ODTÜ Uzay ve Hızlandırıcı Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (İVMER) kurucusu ve direktörü olarak görev yapıyor.

bilge demirkoz tubitak 1505

Cambridge Üniversitesi’nde fizik lisansı ve doktorasını tamamlayan Demirköz, CERN’de (Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi) araştırmacı olarak çalıştı ve Türkiye’nin CERN ile işbirliğinde önemli roller üstlendi.

Demirköz’ün en dikkat çekici çalışmalarından biri, uzaydaki radyasyonun elektronik cihazlar üzerindeki etkilerini incelemek ve uzay araçları için daha dayanıklı teknolojiler geliştirmek. Bu amaçla kurduğu laboratuvarda, uzayda karşılaşılan koşulları simüle ederek uzay araçlarının elektronik sistemlerini test ediyor. Bu çalışmalar, Türkiye’nin uzay teknolojileri alanında kendi kendine yeterlilik hedefine önemli katkılar sağlıyor.

TÜBİTAK tarafından verilen “Bilim Ödülü”ne layık görülen Demirköz, 2017 yılında UNESCO-L’Oréal Uluslararası “Bilim Kadınları İçin” programı kapsamında “Rising Talent” ödülünü aldı. Aynı zamanda Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Genç Akademi üyesi olan Demirköz, özellikle genç kızları bilim ve teknoloji alanına yönlendirmek için çeşitli programlar yürütüyor.

Demirköz, Türkiye Uzay Ajansı’nın kurulması sürecinde aktif rol aldı ve şu anda ajansın danışma kurulunda görev yapıyor. Uzay teknolojileri ve temel bilimler arasında köprü kuran çalışmalarıyla, Türkiye’nin uzay alanındaki vizyonunun şekillenmesine katkıda bulunuyor.

Prof. Dr. Aziz Sancar: DNA Onarımında Devrim Yaratan Nobel Ödüllü Bilim İnsanı

sancar 15199 content portrait mobile tiny

1946 yılında Mardin’de sekiz çocuklu bir ailenin yedinci çocuğu olarak dünyaya gelen Aziz Sancar, 2015 yılında Nobel Kimya Ödülü’nü kazanarak Türkiye’yi gururlandırdı. Sancar, DNA onarım mekanizmaları üzerine yaptığı çalışmalarla bu prestijli ödüle layık görüldü.

İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra akademik çalışmalarına ABD’de devam eden Sancar, “nükleotid kesip çıkarma tamiri” olarak bilinen ve DNA’nın ultraviyole ışınları gibi etkenlerle zarar görmesi durumunda kullandığı onarım mekanizmasını açıklayan çalışmalarıyla tanındı. Bu buluş, kanser tedavisinden genetik hastalıklara kadar birçok alanda yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine öncülük etti.

Sancar’ın geliştirdiği “Maksicell” yöntemi ve “Biyolojik Saat” üzerine yaptığı araştırmalar da bilim dünyasında çığır açtı. Özellikle biyolojik saat çalışmaları, günümüzde kronoterapi olarak bilinen ve ilaçların en etkili olduğu zamanı hesaplayan tedavi yaklaşımının temelini oluşturdu.

Aziz Sancar, bilimsel çalışmalarının yanı sıra kurduğu “Aziz ve Gwen Sancar Vakfı” ile Türk ve Amerikalı genç bilim insanlarına destek oluyor. Türkiye’den giden öğrencilere burs ve barınma imkanı sağlayan vakıf, bilim ve teknoloji alanında yeni nesil liderlerin yetişmesine katkıda bulunuyor.

Polar kodları ile 5G’de çığır açan Dr. Erdal Arıkan

erdal arikan

1958 yılında İstanbul’da doğan Erdal Arıkan, haberleşme teknolojilerinde devrim yaratan “Polar Kodlar” teorisini geliştirerek 5G teknolojisinin temelini atan isim olarak biliniyor. Bilkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde profesör olan Arıkan, 2008 yılında yayımladığı makaleyle bilim dünyasına bu yeni kodlama yöntemini tanıttı.

Arıkan’ın geliştirdiği Polar Kodlar, veri iletişiminde Claude Shannon’ın 1948’de tanımladığı teorik limite ulaşan ilk pratik kodlama yöntemi oldu. Bu buluş, telekomünikasyon devlerinin dikkatini çekti ve 2016 yılında 5G standartları için kabul edildi. Huawei, Qualcomm ve Samsung gibi şirketler, Arıkan’ın bu buluşunu yeni nesil iletişim teknolojilerinde kullanmaya başladı.

Erdal Arıkan, bilim dünyasındaki bu önemli katkısından dolayı 2019 yılında IEEE Richard W. Hamming Madalyası ve 2018 yılında Huawei tarafından verilen “5G Öncüleri Ödülü”ne layık görüldü. Arıkan’ın buluşu, sadece cep telefonları için değil, nesnelerin interneti, otonom araçlar ve akıllı şehirler gibi geleceğin teknolojileri için de kritik öneme sahip.

İnsansız hava araçlarında öncü Selçuk Bayraktar

Qarabag ordenli Selcuk Bayraktar

1979 doğumlu Selçuk Bayraktar, Türkiye’nin insansız hava araçları (İHA) teknolojisindeki atılımının mimarı olarak tanınıyor. İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra ABD’de MIT ve University of Pennsylvania’da yüksek lisans yapan Bayraktar, 2007 yılında Türkiye’ye dönerek yerli İHA teknolojilerinin geliştirilmesine odaklandı.

Bayraktar’ın teknik direktörlüğünü yaptığı Baykar şirketi, Bayraktar TB2 ve Akıncı gibi dünya çapında ses getiren İHA’ların geliştirilmesine öncülük etti. Özellikle Bayraktar TB2, etkinliği ve maliyet verimliliği ile global savunma teknolojileri pazarında önemli bir yer edindi.

Selçuk Bayraktar’ın liderliğindeki Baykar sadece savunma alanında değil, sivil teknolojiler konusunda da çalışmalar yürütüyor. Şirket özellikle yapay zeka, otonom sistemler ve uçan araba projeleri üzerinde çalışıyor. Baykar’ın geliştirdiği “Cezeri” isimli uçan araba prototipi şimdiden Türkiye’nin geleceğinde de önemli rol oynayacağını gösteriyor.

Bayraktar aynı zamanda Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın (T3 Vakfı) kurucuları arasında yer alıyor ve gençlerin teknoloji alanında eğitim almasını destekliyor. TEKNOFEST gibi etkinliklerle binlerce gence ulaşan vakıf Türkiye’nin teknolojik kalkınmasında yeni nesil liderler yetiştirmek istiyor.

Tıpta çağ atlatan teknolojileriyle Prof. Dr. Canan Dağdeviren

1985 yılında Ankara’da doğan Canan Dağdeviren, giyilebilir ve implante edilebilir elektronik cihazlar alanında yaptığı çalışmalarla dünya çapında tanınan bir bilim insanı. Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra ABD’de Illinois Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktora yapan Dağdeviren, 2014 yılında Harvard Üniversitesi’nde “Genç Akademi” üyesi seçildi.

canan gs 0

2015’te MIT’ye katılan Dağdeviren, 30 yaşında MIT Media Lab’de kendi araştırma grubunu kuran en genç akademisyen oldu. Dağdeviren’in en önemli buluşlarından biri de cilt üzerine yerleştirilebilen ve deri kanserini tespit edebilen esnek ve taşınabilir bir sensör.

Ayrıca kalp ve beyin gibi sürekli hareket halinde olan organların üzerine yerleştirilebilen, esnek ve enerji üreten cihazlar geliştirdi. Bu teknolojiler kalp pillerinin pil değiştirme ihtiyacını ortadan kaldırma potansiyeline sahip.

2018 yılında Forbes dergisi tarafından “30 Yaş Altı 30 Bilim İnsanı” listesine seçilen Dağdeviren aynı zamanda NASA’nın “Yükselen Yıldızlar” programına dahil edilen tek Türk oldu. Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi tarafından “Parıldayan Genç Bilim İnsanları” listesine de alınan Dağdeviren, özellikle genç kızlar için bilim ve teknoloji alanında ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Türkiye’nin bilim ve teknoloji yolculuğunda iz bırakan bu isimler farklı alanlarda ve farklı dönemlerde çalışmalar yürütmüş olsalar da ortak noktaları daima yenilikçi düşünce ve zorluklara rağmen vazgeçmeme azmi oldu. Cahit Arf’tan Selçuk Bayraktar’a, Gazi Yaşargil’den Canan Dağdeviren’e kadar paylaşmak istesek sayfaları kaplayacak daha nicesi var.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda bugünün çocuklarına ve gençlerine bu başarı hikayelerle umarız ilham verebilmişizdir. Geleceğin teknoloji liderleri bugünün meraklı, sorgulayan ve hayal kuran çocukları arasından çıkacak. Onlara düşen görev bu mirası daha da ileriye taşımak ve Türkiye’yi teknoloji üreten bir ülke konumuna getirmek.

Atatürk’ün “Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” sözlerinin işaret ettiği gibi bugünün çocuklarının yarının teknoloji liderleri olarak ülkemizi daha ileri taşıyacağına inanıyoruz.

Dünyadaki tüm teknoloji haberleri Teknomy’da!

https://shiftdelete.net/cumhuriyetin-cocuklari-teknoloji-ilham-veren-hikayeler

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir